Empoze.Net

Bize empoze edilmek istenen fikirler, anlatılanlar olaylar vs gibi konuların değinildiği sayfa.

Burada empoze edilen konulara dair yazılar yer almaktadır.

Sen kimin yazarısın? Kim için yazarsın?

Ünlü şanlı adı yerlere göklere sığdıramadığımız şu rönesans dönemi sanatçılarını hatırlar mısınız? Peki onlar geçimini nasıl sağlıyordu bilir misiniz?

Aslında bugünü anlamak için 200-300 hatta 500 sene gerilere gitmek lazım.. Bugün derebeyi olmuşların kökleri o kadar derinlerde yatıyor. Bugün kü sistemler taaa 100-200 sene öncelerinden kurgulandı.

Daha yalın basıt sade ve anlaşılır. Bugün at izi it izi belli değil. Anlamak kavramak daha güç. Hangisi gerçek hangisi sahte anlaşılamıyor. Ama geçmişe doğru kafanı uzattığında bugünkülerin gerçek yüzlerinin temelleri ortaya çıkıyor..

Osmanlıca sitenin ruhsal ve psikolojik etkileri

İnternet ortamında osmanlıca web sitelerinin olması toplumda nasıl biretki uyandırır? Osmanlıca web sitelerin ruhsal etkileri? Osmanlıca site gördüğünde insanlar ne hisseder? Osmanlıca web sitesi bir müslümanda nasıl duygu oluşturur?

Osmanlıca sitelerin olması kırılma noktasıdır. İnsanların zihinlerindeki bir tapunun yıkılmasıdır. İnsanlar görsel olarak ve canlı canlı osmanlıcanın günümüz teknolojik imkanlara taşınmasını göreceklerdir.

Osmanlıcaya karşı ilgi uyandıracak. Merakı tetikleyecek ve okuma isteğini doğuracaktır.

Bilinçaltı yöntemleri topluma uygulanıyor mu

nasıl ki insanların bilinçaltı var ise toplumların da bilin altı derin devleti vardır. toplum üzerinde de benzer bilinç altı taktik ve stratejileri uygulanmaktadır. direk bilinçaltlarını kontrol yöntemleri denenmektedir.

Bilinçaltını koruma yöntem ve teknikleri

bilinçaltı nasıl korunur. bilinçaltını dış etkenlerden korumak için ne yapmalı. bilinçaltını koruma stratejileri

bilinçaltı tıpkı bir bebek gibi korunup kollanmalı. ya da kişinin kendi mahremini kem gözlerden koruması gibi sürekli teyakkuzda olmak gerekir.

birçok koruma tekniği vardır. fakat size otomatik plat diye tasvir edeceğim bir yöntemi önereceğim. otokoruma tekniği.... yüzlerce binlerce detayda boğulmadan nasıl korunur

işte size bilinaltı koruma stratejisi

Hayavanı natik farklı bir bakış

Mantık ilminde insan hayavanı natik yani konuşan hayvan olarak tarif edilir..

Ama nasıl insan akıllı değilmiydi diye düşünüyor insan. Kabullenmesi zor. Halbuki bize akıllı olduğumuz vurgulanır. herşeyi akıl ettiğimiz söylenirdi. Ama mantık ilminde diğer hayvanlardan farkımız yok gibi gösteriliyordu. Tek farkımız konuşunuyorduk. Kendimizi ifade edebiliyor, düşüncelerimizi kelimelere dökebiliyorduk..

Biraz derin düşüncelere dalınca NLP diye bir şeylerin keşfi akla geliyor.. insanların da tıpkı bilgisayar gibi programlanabilmesi yani..

Yazarı gevur olsa yüzde kaç inanırdın

Bakın dini konularda ortaya atılan bazı teoriler var. Birileri ekranlara çıkıp bas bas bağırıyor. Kitaplar bastırıyor vs. Daha sonra ehli sünnet velcemaati eleştiriyor. Ve bunu yapanlar da bizden birileri. Yabancı vs değil. İçimizdenmiş gibi gözüken isimler..

Şimdi size soruyorum; yerli gözüken fakat sadece bize fikir transferi yapan kişi bir amerikalı fransız yunanlı olsaydı inanır mıydınız?

Bir alman türkiyeye gelip ekranlarda bas bas konuşsa imam azam a imam gazaliye dil uzatsa ne yapardınız?

Ne oluyor bu almana deyip ağzının payını vermek istemez miydiniz?

İşte...

Osmanlıcada sağ yarım küre kullanılıyor

Şu an latin alfabe okuyorsunuz ya beyninizin sol yarım küresini kullanmaktasınız. Eğer osmanlıca yazmış olsaydım beyninizin sağ yarım küresini kullanmış olacaktınız..

Bu farklılık çok şey değiştirir. Nesiller boyu okuma ve yazmada beyninin sağ yarım küresini kullanan bir topluluk bir gün sol yarım küresini kullanmaya başlıyor. Acaba neler olurdu? Tabiki okuma ve yazma özürlüsü bir toplum olurdu. Çünkü okuma yazmada hiç gelişmemiş bir sol yarım küre.. Ciddi bir sıkıntı..

Batılılar alfabetik zihin diye bir şey ortaya atmış. ve bilimsel olarak bunları ortaya koymuşlar.

Boş insana bol bol subminal mesaj

Boş insansan, işin gücün hedeflerin mücadelen yoksa payına düşen bol bol subminal mesaj olacak..

Sen istesen de istemesen de boş insan olmanın bedelini o subminal mesajlarla ödeyeceksiniz.

Boş insan zamanını tv izleyerek geçirir. Takip etmesi gereken dizileri izlemesi gereken filmleri programları vardır. Hali ile bol bol o mesajları alır..

Boş insan internette boş boş sürf yapar, sosyal medyada turlar, arkadaşların profillerini takip eder.. Bol bol ahesta aheste subminal mesajları devşirir..

Boş insan bilgisayarda oyun oynar.. Oyun içine yerleşmiş mesajlarla cebelleşir..

İrade gücüne manevi doping

Çalışma hayatımızda günlük yaşantımızda kararlılık, süreklilik ve verim irade gücümüzle de paralel ilerler.

Eğer bir kişide irade gücü ne kadar etkin ise bir o kadar da başarıyı yakalama oranı artacaktır.

İrade gücü her an hazır ve nazır emrimize amade değil. Tıpkı akıllı telefonların şarz mantığı gibi. Şarzınız bittiği anda telefonun kapanması gibi. İrade gücü de biz onu kullandıkca eksilir azalır ve tekrar enerji yüklemesi ister.

Herşey çok güzel olacaktı da... Ah şu parazitler..

Şu hayatımızda herşey o kadar güzel o kadar muhteşem olacakki..

Bir bilseniz ne kadar güzel olacak.. Çok harika günler geçireceğiz doya doya.. Her anında tadını en derinden yaşayacağız.

Allah'ın dinini kitabını en güzel şekilde yapacak, kulluk vazifemizi hakkı ile yerine getireceğiz de... Ah şu parazitler var ya..

Günümüzü zehir eden, hayatımızı mahvetmek için and içmiş şu parazitler var ya.. İşte onlar olmasa herşey her an güllük gülistanlık olacak..

Düşüncelerin esaretinden kurtulabilmek

Ben düşünmüyorum diyeniniz var mı? Düşünmeyen insan var mı? Arşimentin hamamda yıkanırken suyun kaldırma gücünü bulduğu saçmalığı gibi bize yutturulan en saçma tuzak içeren sözlerden birisi de düşünüyorum o halde varım sözüdür..

Arşiment uzun yıllar araştırma uğraş ve emek sonucu suyun kaldırma gücünü bulmuştur. Ve hiç bir kaynaktada hamamdan çıplak koştuğu yoktur. Fakat birileri bunu hikayeleştirmeyi seçmiştir. Ve hamam sahnesini uydurmuştur..

Enerjimizi boşa harcıyoruz

Var olan toplumsal enerjimizi boşa harcıyoruz. Şu an mevcut içinde bulunduguğumuz eğitim sistemi ve süreçler bizi ileriye götürtmekten ziyade kendi içimizde patanaj yapmaya yönelik.

Sürekli olarak hayali düşmanlar üretmekte ve kendi kendimizi yemekteyiz. biz bin yıl dünyaya hükmetmiş milletiz. şimdi ise bu bin yıllık mazimizi unutmuşa benziyoruz. hayali kahramanlar peydahlamış. boş hayaller peşinde koşuyoruz. bizi dünyaya karşı dik ve alnı açık tutan geçmişimize ise yabancı durumdayız.

Mezhepsizlik kimin işine yarar?

Bir olay vuku buldugunda zuhur ettiğinde şunu sormak lazım.. bu kimin işine yarıyor. Uzun vadede ve kısa vadede bundan kim istiafe ediyor?

Gün geçmesin ki birileri mezhepsizlik propagandası yapmasın. İslam coğrafyasındaki tüm çatışmalar kargaşa ve savaşlar dönen bir düzene sokulan çomaklarla peydahlanmıştır. İstikrarlı ilerleyen bir sistemin istikrarsızlaştırılması üzerine 200-300 yıllık bir çabanın sonucu ortaya çıkmıştır.

İngilizcenin Türkçeye istilası

Farkındamısınız bilmem fakat ingilizce çok yoğun bir şekilde türk dilini istila etmiş durumda. Bu tamamen tesadüfen gerçekleşmiş değildir.

1920 ingiliz işgalinden bu yana sürekli ve düzenli olarak bu istila gerçekleşmiştir. 1930'lu yıllarda türkçe üzerinde yapılan soykırım ile kısırlaştırılan türkçe ingilizceden meded umar olmuştur.

Bir çok kelime ve kavramı ingilizden alır hale gelmişizdir. Ayrıca okullarda işlenilen ingilizce dersleri öğretmeye değil bu istilayı pekiştirmeye yönelik hazırlanmıştır.

İngilizcede osmanlıcanın izleri

Bugün günümüz ingilizcede osmanlıca ve arapçanın izlerini görmek mümkün..

İngilizce ilkel bir dildir. Basit ve uyduruk bir dildir. Etrafındaki dillere tutunarak bu ilkellikten çıkıp uluslararası sömürge dili haline gelmiştir. İlkellikten çıkış sürecinde ingilizcenin etkilendiği dillerden biri osmanlıca ve arapçadır.

Bugün Türk-Müslüman bilimadamları osmanlının ingilizce üzerindeki etkilerini araştırıp bunları bilimselverilerle ortaya koyması gerekmektedir.

Bizim hödükler kendi kültürlerini yokmuş gibi farzedip batının eteğinde keyif çatacaklarına tarihi gerçeklerle yüzleşmelidir.