Empoze.Net

Bize empoze edilmek istenen fikirler, anlatılanlar olaylar vs gibi konuların değinildiği sayfa.

Burada empoze edilen konulara dair yazılar yer almaktadır.

Önce inandırıyorlar, sonra da balyoz gibi...

Yaşadığımız dünyada herkes kendi hesabını kitabını yapıp kendi stratejilerini geliştirip yoluna devam etmekte..

Bir bütün olarak gördüğümüz ve büyükler dediklerimizin nemalandığı bir süpergüç ve o gücün ezdiği alternatifler..

Önce inandırıyorlar kurdukları pembe dünyaya.. Sonrada öyle bir anda gerçek yüzlerini gösteriyorlar ki, şok oluyoruz.. Bir anda, ansızın, bir gece habersizce çıkıveriyor haçlı zihniyeti karşımıza.. Hani masumdular, hani medeniydiler, hani devir değişmişti, hani bu devirde olmazdı, hani internet çağıydı... hani nerde adalet, nerede insan hakları, nerede demokrasi..

Kartopu teorisi nedir? Ve kardan adamlar..

Kartopu teorisi, içinde yaşadığımız dünyada gözümüzde büyüttüğümüz süper güçlerin özetidir. Onların gücü kartopunun gücü kadardır..

Biz kasabasına devasa bir çığ düşme korkusu ile sıcak yatağında mışıl mışıl uyuyamayan zavallı insanlarız. Halbuki korktuğumuz o çığlar bir kar topunun yüksek bir yerden yavaş yavaş yuvarlanıp bağımsız kar taneciklerinin bir araya gelmesinden ibaret..

Bize bizim silahlarımızla vuruyorlar!

Ne vahim bir durum..

Acı ama gerçek, bize bizim silahlarımız ile saldırıyorlar

Bize ait olanları sahiplenip bize karşı kullanıyorlar. Korkmayın siyaset değil konumuz!

Tıpkı devletler içinde örgütlenip bir paralel yapı oluşturup bütün köşe başlarını tutmak gibi. Bu sefer islami kavramlar içinde parelel bir örgütlenme söz konusu. Temel bir çok islami kavram yeniden şekillendirilmeye çalışılıyor.

Kelimeler aynı fakat çağrışım ve yükledikleri anlamlar çok farklı.

Kendi ideolojilerini empoze edebilmek için bize ait her kavramı sahipleniyorlar.

"Uydurulan Din" diyerek yeni din uydurmak

İnternette bazen karşınıza çıkmıştır ya da çıkacaktır..

Uydurulan dinden indirilen dine vs gibi farklı sloganlarla yeni bir din uydurmaya çalışan abdestsiz beynamazlarla karşılacaksınız..

Bunlar tamamen kelime oyunu ve uydurmalarla dolu slogansal içi boş söylemlerden ibarettirler.

Uyduruyorsunuz derler kendileri bol bol uydururlar. Uydurduklarınada internette buldukları meal sitelerinden bir iki satırlada ispatlamaya çalışırlar.

Neden imsak vakti bu kadar tartışılıyor?

Her ramazangeldiğinde müslümanların oruç için niyet ettikleri imsak vakti ile alakalı tartışmalar başlamaktadır.

Kimileri ellerine kuran alıp fazladan oruç tutuyorsunu asıl böyle olmalı diye dillendirmeler yapıyor.

Neden öğle, ikindi, akşam ya da yatsı değil de imsak vakti?

Neden bu kadar tartışanlar kuşluk vakti ile alakalı bir tek laf etmezler.

Neden bu kadar saldırganlaşanlar teheccüd'e kalkmak için tek laf etmezler..

* * *

Mezarlıkta ölüye yasin okuyana para verilir mi?

Mezarlıkta ölüye yasin okuyana para verme konusunda ne düşünüyorsun? Mezarlıkta ölüye yasin okuyana para verilir mi?

* * *

Hiç bir beis yoktur. Verilebilir. Verilmesinde de bir sakınca asla yoktur. Velevki o kişi bunu ticarete dökmüş sadece para için yapıyor olsun.

Ölüye kuran okumak bidattır diyen kafir olur mu?

Ölüye kuran okumak ile alakalı sitemizde yazılar paylaştık. Ölülerin arkasından kuranı kerim tabiki okunmalı. Bunun bir çok hikmet ve sırları vardır.

Buradaki sorumuz şu ölüye kuran okumak bidattır diyen kişi kafir olur mu? Kafir midir?

Açıkcası kafir olamazlar diyemiyorum. Kafir olurlar demek uygunmudur bilmiyorum.

Herşeyi kurandan çıkartan bu photoshop müslümanları bu ayeti neden görmüyor..

“Rabbimiz; hesabın görüldüğü günde beni, anamı, babamı ve tüm Müminleri bağışla!” İbrahim Suresi 41. Ayet

Şeyh keramet gösterirse takılıyoruz!

Bu yazımı hazırlamaktaki amacım; herhangi bir cemaat şey ya da tarikata tabi olmak istediğimizde kalbimizden geçen olmasını istediğimiz bir şeyi deşifre etmek.

Şöyle ki, bazı inanan müslümanlar bir cemaate mensup olmak için ya da bir lideri islam büyüğüne tabi olmak için bazı beklentiler içine girmekte.

Örneğin olağan üstü bir keramet bekliyoruz. Keramet görmek ya da duymak istiyoruz. Eğer ortada sıradışı birşey yoksa o cemaati sıradan olarak görüyoruz.

Herkes dini çok iyi bildiğini zannediyor

Bin kişi üzerinde üç ay boyunca yaptığımız anket türü özel bir araştırma sonucumuz hakkındaki bir değerlendirmemizi buradan paylaşıyoruz.

Bu araştırmamız devam etsede üç aylık süreçte en açık şekilde gördüğümüz acı tablo herkesin din konusunda yeterli bilgiye sahip olduklarını düşünmesi.

Katılımcılar farklı yaş gruplarından olsada çoğunluk üniversite öğrencisi. Aslında bize toplumun aynaısnı tutmuşlar. Cahiller cesurdur lafını doğrular nitelikteler.

Mucize çılgınlığı islam'a zarar veriyor...

Son 30-40 yıldır inanılmaz bir mucize çılgınlığı var. Kuranı kerim üzerinden çeşit çeşit mucizeler türetmekteler. Ve bu mucizeler ile kuranı kerimin ne kadar yüce olduğu bilimsel olarak anlatılmaya çalışılıyormuş gibi yapılmakta.

Biz bu girişim ve eylemlere "mucize çılgınlığı" diyoruz. çeşti çeşit mucizeler türettiler. Her olayın kuranda olduğunu vurgulamak için ayetlerden ilginç şeyler çıkartmaya çalıştılar.

Biz kuranda mucize ararken kuranı kerimi dosdoğru şekilde okuyup anlamayı öğrenmeyi akıl edemedik..

Savunduğun fikrin kaynağını biliyor musun?

Sitemizde çeşitli fikirlere karşı alternatif bakış açısı sonmaya çalışıyoruz. İnsanların görüş açılarını perspektiflerini değiştirdiklerinde gördükleri manzaranın zannettiklerinden çok farklı olduğunu ifade etmeye çalışıyoruz.

Aslında savunduğumuz ve kendimize aitmiş gibi zannettiğimiz bir çok fikir ve düşünceler bize ait değil. Biz kendimiz akıl ettiğimizi, kendimiz keşfettiğimizi ve çok süper zeka olduğumuzu zannediyoruz.

Gevura benzememek için iyi tanımak lazım

Yıllardır yılbaşı noel gelince bir çok kere kürsülerden dinlediğimiz bir hadisi şerif var:

"Kim bir millete benzerse onlardandır"

Evet hep dinledik ama belki hiç üzerinde kafa patlatmadık.. Tamam biz bir hinduya, bir budiste, bir hrıstiyana ya da bir yahudiye a benzemeye çalışırsak onlardan olmuş oluyoruz da... Peki ya biz o milletlerin farkında mıyız?

Yani benzemeye çalıştığımız milletleri ne kadar tanıyoruz? Onların yaptıklarının, onlara ait olanların bize onlardan geldiğinden ne kadar haberdarız?

Televizyon görsel hafızayı köreltiyor

Televizyonun zararları ve yan etkileri üzerine yazılar arada bir denk geliyor olabilir. Farklı yorumlar ve bakış açıları ile karşılaşmış olabilirsiniz. Bu başlık altında yer alacak yazımızda değineceğimiz ana temayı daha önce hiç bir yerde rast gelmedik. Eminim ki siz de ilk defa fark edeceksiniz.

Beden dili olarak tarif edilen ve insanlar iç dünyalarındaki duygu düşünce ve karakterlerini dışa yansıtan bir şey var..

İnsanlar ne kadar profosyanel olurlarsa olsunlar gerçekte iç dünyalarını gizleyemiyor ve mutlaka beden dillerine yansıtıyorlar.

Televizyon ve sosyal medya unutkanlık yapar

Mezar taşlarını okumanın unutkanlık yaptığını hiç duydunuz mu? ya da okudunuz mu bir yerden?

Tabi ihtiyaç olan okuma değil bu, öylesine okumuş olmak için sırayla mezarlıktaki taşları okumak unutkanlık yapar..

işte televizyon ve sosyal medya hadisesi de bundan farksız değil.

Televizyonda seri olarak geçen görüntüler beyinde tembelliği de beraberinde getirmekte ve uzun vadede insanda unutkanlık olarak geri dönemtedir.

Yok oluşumuzda suçlu DİN'mi DİL'mi?

Dil ve din ayrılmaz bütündür. Bir savaşı kaybetmekte suçlu olarak DİL gösterilebilir mi?

Biz dilimiz yüzünden kaybettik denebilir mi? Böyle birşey dense ne kadar komik ve saçma olur değil mi?

Orada suçlu DİL olamaz öyle değil mi? ya askerlerdir ya da komutanlarda bir eksik hata ve suç vardır. Ya da düşman çok daha güçlüdür.