Benim ne suçum vardı hakkımı neden gasp ettiniz!

Son zamanlar içinde bulunduğum hayatı gözlemlerken birşeyi fark ettim. Ve yüreğimden hancerlenmişe döndüm. Benim ne günahım vardı ki? beni m en temel hakkımı neden gasp ettiniz...

Şu an şu latif alfabesinden yazılanları o kadar rahat okuyorsunuz ki.. Ne yazıldığını bir çırpıda zank diye anlıyorsunuz. Fakat aynı şekilde ben buraya latin alfabesi ile değil de osmanlıca harflerle yazmış olsaydım ne olacaktı? Peki kaç kişi bir çırpı da okuyabilecekti?

Hiç birimiz.. Hatta ben dahi latin alfabesini okudugum yogunlukta okuyamayacaktım. İçlerinden okumakta zorlanacağım kelimeler olacaktı. Peki benim günahım suçum ne? Bizim günahımız ne? Bu toplumun suçu ne?

Bin yıllık türk tarihinde kullanılan alfabeyi okumaktan aciz bir nesilken yarın belki de gelecek nesillerin tıpkı bizim osmanlıcayı anlamadığımız gibi anlayamayacakları alfabeye neden mahkum edildik..

Latin alfabesini öğrenmemiz öyle kolay olmadı. 6 yaşındayken dayattılar bizlere.. Mecbursun bunları öğrenmeye dediler. Mahkumsun başka seçeneğin yok dediler. Bu senin alfaben dediler. Öğrenmek için en az 5 sene bırakmadılar. 1 değil 2 değil koskoca beş sene mahkum ettiler öğrenmeye.. Adına mecburi eğitim dediler.

Dimağı tertemiz. İçine ne koysan alacak hafızalar.. Öğrenmekten başka seçenek mi vardı? Çinceyi dayatsalar çince öğrenirdik.. Sadece ingilizceyi dayatsalar tıpış tıpış o ingilizceyi hem öğrenir hemde anadilimiz gibi konuşurduk.. Herşeyi öğrenirdikte bir osmanlıca öcü gösterildi.. Bir tek ecdadımızın bin senedir kullandığı yazım teknik ve yöntemlerini çok gördüler..

Benim ne suçum vardı? Benim ne günahım vardı. Ben sadece o beş senemi dedelerimin bin yıldır yazdığı şekilde yazmayı öğrenemez miydim? Bana bunu neden çok gördüler? Beni dedelerimden tarihimden geçmişimden neden kopardılar?

Koparmakla da kalmadılar. Düşman ettiler.. Düşman!!! Dedelerime düşman oldum.. Onların alfabelerine yabancı olmakla kalmadım bir yunanlıdan bir ermeniden bir sırptan bile daha öcü olarak görür oldum.. Sanki bu yazıyı okuyan sen, benden farksız mı yetiştin hayır.. Belki avukat oldu, belki savcı oldun.. Belki de böyle bir yazıdan dolayı bir gün beni yargılayacak hakim oldun.. Ama sen bile düşman belledin dedelerimin bin yıllık yazdıklarından istiyorum diyen beni.. sen bile çok göreceksin! Sırptan yunanlıdan başımızın belası ingilizlerden daha tehlikeli gördün dedelerimizin bin yıllık sanatını.. Bin yıllık tarihini.. Bin yıllık geçmişini..

Başını ellerinin arasına alıp düşünme zamanı gelmedi mi? Biz neye karşıyız.. Biz neyi öcü olarak bakıyoruz?

Yok avrupa çağı, yok bilgisayar devri, yok klavye fare bilmem ne.. Yok teknolojinin gereği.. Ulan teknolojinin her türlüsünü japonyadan çinden koreden alıyorsunuz onlar bile kendi binlerce yıllık kültürleri ile dimdik ayakta iken sen mi tarihini çöpe atarak başarıya ulaşacaksın? Çok yazık..

Daha kaç neslin hakkını gasp etmeye devam edeceğiz ki?